Spor | Konular | Kitaplar

yaşam

Hareketsizliğin Kalp Dolaşım Sistemine Yaptıgı Etki

Egzersizler düzenli ve bilinçli bir şekilde yapıldığı takdirde; KKH riski azaltılabilir. Buna göre;

Ø Egzersiz ile kronik olarak gelişen miyokard dolaşımı ve metabolizmanın gelişmesi hypoxic stress (O2sizliğin gerilimde) kalbi koruyabilir; Bu kullanılan damarların artmasını içerir, aynı zamanda kardiak glikojen depoları ve glikolikit kapasite temel olarak artar. Kalbe oksijen temini tehlikeye girdiği zaman bundan yararlanılabilir,

Niçin Kilo Alırız?

Kilo almamızın nedeninin besinlerde bulunan enerji olmadığını bilmemiz gerekir. Besinlerin doğasında glikoz, lipit, protein, vitamin, lifler, mineral tuzlar ve eser-elementler gibi besinsel içerikler bulunur.

Bu nedenle şişmanlamanın sebebi sadece yanlış beslenme ile sınırlandırılmamalıdır. Kilo almanın sebeplerini şu başlıklar altında toplayabiliriz:

• Kötü beslenme,

SAĞLIKLI BİR YAŞAM VE İNSAN

Yüzyıllardır sağlıklı olmak, yaşlanmayı yavaşlatmak, enerjik canlı ve pozitif olmak için araştırmalar yapılmıştır. Doğumla başlayan biyolojik gelişmede yaşam kalitesini yüksek tutmak, psikolojik olumsuzluklara karşı dirençli olmak, sağlıklı çevrede yaşamak, doğru beslenmek ve hareketli olmak gibi elimizde olan faktörleri kontrol altına alarak sağlıklı ve uzun yaşamın temel anahtarına sahip olabiliriz.

Aslında sağlık insanların yaşam biçimiyle doğru orantılıdır.

TÜRKİYE, YAŞAM VE SPOR

Türkiyede yaşam boyu spor olgusunu gerek tanıtmada, gerek başlangıcında, gerekse yerleştirmede hep aynı isim karşımıza çıkıyor. Bu noktada bir bilim adamımızın büyük payı var. Bu kişi Dr. Necmettin Erkan dır. Bu bilim adamımız ülkemizde, jogging olayını ve yaşam boyu sporu yaymak, halkımıza benimsetmek için büyük bir gayret sarfetti. Lisanüstü eğitimini Amerikada tamamlayan Dr. Erkan 60lı yılların sonunda ve 70li yılların başında o zaman bölgesel yayın yapan Ankara televizyonu için bir dizi program yaptı. Daha sonra 1975-1982 yılları arasında

Saglıklı Yaşam ve Çalışmalar

Kuzey Amerikanın Wisconsin Üniversitesi Biyodinamik Laboratuvarlarında 1967 yılında bir araştırma yapıldı. Araştırmanın konusu “Koroner damar hastalıklarından koruyucu egzersizler” di. Bu projeyi üniversitenin hastahanesi kalp uzmanları, biyodinamik laboratuarlarının doktorları, beden eğitimi bilim doktorları ve uzmanlar yürüttüler. Projenin başında ise spor Fizyolojisi bilgini prof. Dr. Bruno Balke vardır. İşte, dünyadaki sağlık için spor konusunda yapılan ilk geniş kapsamlı bilimsel bu çalışmada bir de Türk bilim adamı vardı. 1964 yılında kazandığı burs ile ABDye giden ve bilim uzmanlığı çalışmasını orada yapan ve daha sonra doktora çalışması için 1965 yılında Wisconsin Üniversitesine geçen

Az Egzersiz ve Zararları

Uygar yaşantı dediğimiz, sürekli teknolojik ve endüstriyel gelişim içerisinde olan, kent yaşamında kırsal yaşantının dinlendirici, güç verici görüntü ve ortamı kaybolur. Bir beton yığını şekline dönüşmüş evler, yeşile hasret alanlar. Sanayi artıkları kirlentileri, dumanları, gürültüleri ile dolu bir yaşantı. Korna, daktilo, telefon sesleri, çığlıklar, bağırışlar. Dar ve pislik kokuları ile sokaklar. Konserve kutusu gibi taşarcasına doldurulmuş ulaşım araçları. Asık suratlı insanların, hızlı adımlarla dolaştığı caddeler. Geçim derdi, işini kaybetme korkusu. Ve bunlara benzer sıralayabileceğimiz, çeşitli nedenlerle oluşan psiko-sosyal baskılar. Hareket azlığına bir de bu tip psiko-sosyal baskılar eklenince, organizmanın duyarlılığı artmakta, dayanma gücü azalmaktadır.

Sporsuz yaşam kronik hastalıklara neden oluyor

Son yıllarda ABD’de geniş halk kitleleri taranarak yapılan araştırmalar, sporsuz bir yaşam tarzının insanları kronik hastalıklar vasıtasıyla sinsice ölüme götürdüğünü ortaya koyuyor. JAMA dergisinde yayınlanan bir araştırmanın sonuçlarına göre tüm ölüm nedenleri arasında, ölüme neden olan risk faktörlerinin başında düşük kondisyon geliyor.

Sporsuz bir yaşam tarzının başta kalp damar hastalıkları olmak üzere diyabet ve bazı kanser türleri gibi ciddi rahatsızlıklara yol açtığını belirten uzmanlar, günümüzde tüm ölüm nedenleri arasında kalp damar hastalıklarının birinci sırada geldiğine işaet ediyor.

Kalp damar hastalıklarının oluşumunda en sık gözlenen risk faktörü açık ara ile sporsuz yaşam tarzıdır. İngiltere’de 31.000 otobüs şoförü ile biletçisi üzerinde yapılan bir araştırmada, şoförlerin sürekli oturduklarından ve trafik stresine maruz kaldıklarından ötürü iki katlı otobüste sürekli dolaşan, merdiven inip çıkan biletçilerden daha yüksek oranda kalp hastalıklarına yakalandıkları saptanmıştır.

spor ve kadın

16-KADIN VE SPOR

Bir toplum içinde kadının spora katılımı, kadının o toplum içerisindeki genel statüsünün bir yansımasıdır. Dünya genelinde de kadının konumu ve kendisine biçilen roller düşünüldüğünde, spor içinde kadının sporcu özelliğinden önce cinsiyetiyle değerlendirildiği söylenebilir. Özellikle 1970'lerin başından itibaren gelişen feminist akımla birlikte, kadın ve spor konusu ciddi olarak ele alınıp, tartışılmaya başlamıştır.

kondisyon ne demek?

KONDİSYON NEDİR ?

Daha önceki sayfalarda kondisyon kavramından söz ettik. Kondisyonun ne olduğunu, çeşitlerini kondisyonlu ve kondisyonsuz kişi arasındaki farkları kısaca gözden geçirelim.

Kondisyon kelimesi, çeşitli kişilerce çeşitli tanımları yapılmış bir kelimedir. Bu konuda tıp adamları, beden eğiticiler, spor adamları değişik tanımlar ortaya atmışlardır. Kısaca kondisyonu şöyle tanımlayabiliriz:

“Yapılacak bir işi, yapılacak kişinin yapma derecesine

egzersiz ve yararları

EGZERSİZİN YARARLARI

Egzersizin yararlarını iki etapta inceleyebiliriz. Şöyle ki;

Egzersizin ilk etaptaki yararı günlük yaşantı kondisyonunu arttırmasıdır. Bu kondisyonun artması sonuçta, günlük zorlanmalar karşısında insan vücudunun daha az yorularak iş yapmasını sağlar. Bu günlük zorlanmaları kısaca örneklersek, merdiven çıkma, otobüse koşma, hızlı yürüme ve bir yükü aldırma veya taşıma gibi. Sonuç olarak kişinin günlük işlerini kolayca yapmasını, yorulmadan tamamlaması sağlanmış olur. Kişi belirli bir program çerçevesinde fiziksel egzersiz yapmasının ardından, egzersiz öncesi ve sonrasındaki günlük işler

az hareket ve zararları

HAREKET AZLIĞININ ZARARLARI

Uygar yaşantı dediğimiz, sürekli teknolojik ve endüstriyel gelişim içerisinde olan, kent yaşamında kırsal yaşantının dinlendirici, güç verici görüntü ve ortamı kaybolur. Bir beton yığını şekline dönüşmüş evler, yeşile hasret alanlar. Sanayi artıkları kirlentileri, dumanları, gürültüleri ile dolu bir yaşantı. Korna, daktilo, telefon sesleri, çığlıklar, bağırışlar. Dar ve pislik kokuları ile sokaklar. Konserve kutusu gibi taşarcasına doldurulmuş ulaşım araçları. Asık suratlı insanların, hızlı adımlarla dolaştığı caddeler. Geçim derdi, işini kaybetme korkusu. Ve bunlara benzer sıralayabileceğimiz, çeşitli nedenlerle oluşan psiko-sosyal baskılar.

fazla kilolar

ŞİŞMANLIK

Hareketsizlik ayrıca insanın baş düşmanı olan “şişmanlığı” da birlikte getirmektedir. Alınan besinlerden sağlanan enerji, harcanmadığı zaman, deri altında yağ birikimi başlar. Şişmanlığın beş temel nedeni bulunmaktadır. Bu nedenler şunlardır:
1)Aşırı beslenme
2)Hareketsiz yaşantı
3)Hormonal dengesizlik
4)Metabolik bozukluk
5)Psikolojik faktörler