Spor | Konular | Kitaplar

saglık

HAREKETSİZLİK VE BUNDAN OLUŞAN PROBLEMLER

Bu durumun ve içinde bulunduğumuz koşulların kaçınılmaz sonucu olarak, hareket azlığına bağlı sağlık sorunları belirmeye başlamış ve hareketsizlik insanı tehdit eden, yaşamı riske atan bir etken durumuna gelmiştir. Bu riskin ne kadar büyük ve hareketsizliğin ne denli sakıncalı olduğunun en çarpıcı örneğini uzun süre yatağa bağlı kalmak zorunda kalan hastalarda görmek mümkündür. Daha ilk günlerden itibaren bu kişilerin hemen tüm sistemlerinde gerilemeler olmakta bedensel çöküntüyü kısa bir süre sonra ruhsal çöküntü devresi izlemektedir.

Geçmiş, Günümüz ve Sağlık

Geçmişte sağlığın tanımı; hastalıklardan uzak olma diye ifade edilirdi. 1900lerin başında ölümlerin büyük bir kısmı bakteri ve virüslere bağlı enfeksiyon hastalıklarından kaynaklanırdı.Ve o dönemde insanların ortalama yaşam süreleri 50 yaşın altındaydı.

20. yy sonlarında tıp biliminin ilerlemesi ile enfeksiyonel hastalıklarda önemli azalma, tedavi yöntemlerinde de büyük gelişmeler olmuştur. Sonuçta da hastalıkların birçoğundan korunabilir hale gelinmiştir.

SAĞLIKLI BİR YAŞAM VE İNSAN

Yüzyıllardır sağlıklı olmak, yaşlanmayı yavaşlatmak, enerjik canlı ve pozitif olmak için araştırmalar yapılmıştır. Doğumla başlayan biyolojik gelişmede yaşam kalitesini yüksek tutmak, psikolojik olumsuzluklara karşı dirençli olmak, sağlıklı çevrede yaşamak, doğru beslenmek ve hareketli olmak gibi elimizde olan faktörleri kontrol altına alarak sağlıklı ve uzun yaşamın temel anahtarına sahip olabiliriz.

Aslında sağlık insanların yaşam biçimiyle doğru orantılıdır.

TÜRKİYE, YAŞAM VE SPOR

Türkiyede yaşam boyu spor olgusunu gerek tanıtmada, gerek başlangıcında, gerekse yerleştirmede hep aynı isim karşımıza çıkıyor. Bu noktada bir bilim adamımızın büyük payı var. Bu kişi Dr. Necmettin Erkan dır. Bu bilim adamımız ülkemizde, jogging olayını ve yaşam boyu sporu yaymak, halkımıza benimsetmek için büyük bir gayret sarfetti. Lisanüstü eğitimini Amerikada tamamlayan Dr. Erkan 60lı yılların sonunda ve 70li yılların başında o zaman bölgesel yayın yapan Ankara televizyonu için bir dizi program yaptı. Daha sonra 1975-1982 yılları arasında

Saglıklı Yaşam ve Çalışmalar

Kuzey Amerikanın Wisconsin Üniversitesi Biyodinamik Laboratuvarlarında 1967 yılında bir araştırma yapıldı. Araştırmanın konusu “Koroner damar hastalıklarından koruyucu egzersizler” di. Bu projeyi üniversitenin hastahanesi kalp uzmanları, biyodinamik laboratuarlarının doktorları, beden eğitimi bilim doktorları ve uzmanlar yürüttüler. Projenin başında ise spor Fizyolojisi bilgini prof. Dr. Bruno Balke vardır. İşte, dünyadaki sağlık için spor konusunda yapılan ilk geniş kapsamlı bilimsel bu çalışmada bir de Türk bilim adamı vardı. 1964 yılında kazandığı burs ile ABDye giden ve bilim uzmanlığı çalışmasını orada yapan ve daha sonra doktora çalışması için 1965 yılında Wisconsin Üniversitesine geçen

Az Egzersiz ve Zararları

Uygar yaşantı dediğimiz, sürekli teknolojik ve endüstriyel gelişim içerisinde olan, kent yaşamında kırsal yaşantının dinlendirici, güç verici görüntü ve ortamı kaybolur. Bir beton yığını şekline dönüşmüş evler, yeşile hasret alanlar. Sanayi artıkları kirlentileri, dumanları, gürültüleri ile dolu bir yaşantı. Korna, daktilo, telefon sesleri, çığlıklar, bağırışlar. Dar ve pislik kokuları ile sokaklar. Konserve kutusu gibi taşarcasına doldurulmuş ulaşım araçları. Asık suratlı insanların, hızlı adımlarla dolaştığı caddeler. Geçim derdi, işini kaybetme korkusu. Ve bunlara benzer sıralayabileceğimiz, çeşitli nedenlerle oluşan psiko-sosyal baskılar. Hareket azlığına bir de bu tip psiko-sosyal baskılar eklenince, organizmanın duyarlılığı artmakta, dayanma gücü azalmaktadır.

Aktif Bir Hayatın Kazandırdıgı VE Hareketsizlik

GİRİŞ

Yaşam genelde hareket ile tanımlanır. Tarih boyunca uygarlık, gün geçtikçe büyük gelişmeler göstermiştir. Artık otomasyon ve mekanizasyon insan yaşantısında büyük bir yer tutmaktadır. Her gün insanın rahatlığı için yeni bir alet geliştirilmektedir. Bulaşık yıkamaktan, ekmek kesmeye kadar her şey aletlerle yapılıyor. Gerek genel üretimde, gerekse günlük yaşantı da insan her dakika daha az aktif olmaktadır.

rahim agzı kanseri ve siz

Özellikle 20 – 25 yaş arasındaki her 3 kadından birinde bulunan ve rahim ağzı kanserine yol açan HPV virüsü cinsel yolla bulaşır. Kadınların çoğunda virüs vücuttan atılırken bazılarında atılamaz ve rahim ağzı kanserine neden olur.

VKV Amerikan Hastanesi Kadın Sağlığı Ünitesi uzmanlarından ve
 tupbebek.com sitesi medikal direktörü Dr. Senai AKSOY rahim ağzı kanserinden nasıl korunabileceğinizi, hastalığın teşhis ve tedavisini 10 soruda anlatıyor.

1.Rahim ağzı kanserine nasıl yakalanılır?

A vitamini keskin gözler için şart

Keskin gözler için A vitamini
A vitamini yağda eriyen vitaminlerdendir. Karaciğerde depolanan bu vitamin ısıya ve pişirmeye dayanıklıdır. Vitamin A miktarı "Retinol Equivalent" ile ölçülür.


Yararları

saglık ve mutluluk için spor

Sağlık ve mutluluk için spor
Sporsuz ve hareketsiz bir yaşam tarzı kalp ve damar hastalıklarından diyabete kadar birçok hastalığa neden oluyor. Sporun ruhsal sağlığa da katkısı olduğunu belirten uzmanlar düzenli olarak spor yapan gençlerin şiddete daha az başvurduklarını söylüyor.




13 Nisan 2005 — Memorial Hastanesi Spor Hekimi Uzm. Dr. Murat Beyaz sporsuz bir yaşam tarzının yol açtığı olumsuzluklar ile sporun ne zaman ve nasıl yapılması gerektiğini anlattı.




www.memorial.com.tr

Zayıflama diyetlerinin en güvenilir destekçisi : EGZERSİZ

Fazla kilolarınızdan kurtulmak ve sağlıklı kilo vermek için besinlerle olan ilişkinizi az çok dengelemeye çalışsanız da, bunun tek başına maalesef yeterli olmadığı artık herkes tarafından bilinen bir gerçek. Zayıflama diyetlerinin en güvenilir destekçisi ise aslında çok da sihirli olmayan bir kelime: EGZERSİZ

İşte yağlarınızı yakmanızı sağlayıp, sağlıklı kilo kaybı için size yardımcı olacak egzersizlerle ilgili öneriler:

UFAK BİR HATIRLATMA!!

Öncelikle ev işlerini, gün içindeki koşuşturmaları ima ederek aslında sürekli hareket halindeyim diyorsanız, bu aktivitelerin kısa zamanda değil, ancak uzun vadede işinize yaradığını öğrenmelisiniz. Yani tamamen hareketsiz (sedanter) bir yaşamdansa az çok hareket etmek hayatınızdaki pozitiflerden biri. Ama yağ egzersiz yaparak enerji harcayıp yağ yakmak anlamına gelmiyor.

En güzel diyet, SÜNNETE RİAYET

Öteden beri insanlık, değişik hastalıklarla mücadele etmiştir. Her asırda asra damgasını vuran bir hastalık meydana çıkmış ve doktorlar bu hastalığı yenme adına araştırmalar yaparak tedavi yolları aramışlardır.

Günümüzde de tedavisi için uğraş verilen pek çok sağlık problemleri var. Bunlardan bir tanesi de şişmanlık. Özellikle gelişmiş ve gelişme yolunda olan ülkelerde şişman insan sayısı her geçen gün daha da artıyor. Doktorlar şişmanlığı artık en önemli sağlık problemleri sıralamasına alıyor ve şişmanlığın sebep olduğu hastalıklara karşı insanların dikkatlerini çekmeye çalışıyorlar. Şişmanlık vücudumuzu sadece estetik açıdan bozmakla kalmayıp, aynı zamanda çabuk yorulma, nefes darlığı, eklem ağrıları, şeker hastalığı, damar sertliği gibi beraberinde çeşitli ölümcül rahatsızlıklara da zemin hazırlıyor.

Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem), asırlar öncesinden “Ümmetim hakkında en çok korktuğum şeyler: Göbek bağlamak, çok uyku, tembellik ve yakîn (iman) azlığıdır.”

"Koşma! Tempolu yürü!"

"Eğer 40 yaşına kadar hiç spor yapmayıp, bu yaştan sonra koşmaya başlarsanız kalpten gidersiniz. En iyisi haftada iki kez tempolu yürümek..."

Kalp krizini etkileyen çok fazla faktör olduğunu belirten Group Florence Nightingale Hastaneleri Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr.Belhhan Akpınar kan yağlarımızı, yiyeceklerimizi ve aktivitelerimizi kontrol altında tutarak kalp sağlığının korunmasının mümkün olduğunu söylüyor...

Koşmak mı daha iyi, yoksa yürümek mi?

En iyisi normal veya tempolu haftada en az 2 kez yürümek. Aktif sporda da şu önemli 20 yaşından beri spor yapan insanlar var. Her gün koşuyor yıllardır. Bu insanla 40 yaşına kadar hiçbir şey yapmamış, ’Şimdi spor yapacağım’diyen insanın yapacağı aktivite çok farklı. Ben, şimdi bu yaştan sonra çıkıp koşmaya kalkarsam kesinlikle kalpten giderim. O yüzden bu çok önemli. Hiç spor yapmayıp, ileri yaştan sonra insanların koşmaları özenti gibi geliyor bana.